06.12.2023 |
Grup Üyeleri :
Fikret Karakaya, kurucu, müzik yönetmeni, ses ve çeng
Kemal Caba, kemânçe
Ahmed Şahin, ney
Akgün Çöl, eski ud ve şehrud
Furkan Resuloğlu, eski tanbur ve kopuz
Didem Dermen, eski kanun ve eski santur
Kâmil Bilgin, daire ve nakkare
Ersin Çelik, ses
Mehmet Kemiksiz, ses
Bezmara İZTV belgeselini izlemek için tıklayınız.
Bezmara'nın Aya İrini konserini izlemek için tıklayınız.
1996'da müzisyen ve müzikolog Fikret Karakaya tarafından kurulan Bezmârâ Topluluğu, 16. ve 17. yüzyıllarda çok gözde olduğu halde sonradan kaybolmuş, sadece minyatürlerde ve bazı yazmalarda iz bırakmış müzik âletlerini kullanan tek topluluktur. Bezmârâ, bu özelliğiyle, Batı ülkelerindeki "erken" veya "eski" müzik topluluklarının da Türkiye'deki tek benzeridir. 300-400 yıl önce tarih sahnesinden çekilen çeng, şehrud, mıskal, kopuz ile yapısal ve biçimsel değişiklikler geçirerek günümüze gelen ud, kanun, santur, tanbur gibi çalgılar, eski resimli ve yazılı kaynaklardan yararlanılarak Bezmârâ için yeniden yapıldı.
İki yıl boyunca, 300-400 yıl önce terk edilmiş çalgılarla müzik yapabilir hale gelmek ve eserlerin ruhuna nüfuz edebilmek için yoğun çalışmalar yapan ve 1998'den itibaren yurt içinde ve dışında birçok konser veren topluluğun repertuarı da 16. ve 17. yüzyılların eserlerinden oluşuyor. Günümüzün klasik Türk müziği topluluklarınca bilinmeyen bu eserler, başlıca iki kaynaktan alınmıştır: Biri Ali Ufkî'nin Mecmûa-i Sâz ü Söz'ü, ikincisi de Kantemiroğlu'nun Kitabü ilmi'l-Musiki alâ Vechi'l-Hurûfât'ıdır.
Topkapı Sarayı Müzesi'nde bulunan iki mıskal bir yana, günümüze ulaşan en eski Osmanlı sazı 19.yüzyıldan kalmadır. 16. yüzyılın gözde sazları olan kopuz, şehrud ve çeng, çoktan yok olmuşlardı. 18. yüzyılın sonlarına kadar kullanılmaya devam eden mıskal, günümüze örneği ulaşabilmiş en eski Osmanlı sazıdır. Günümüzde modern versiyonları kullanılan ud, kanun, tanbur 350-400 yıl önce oldukça farklı yapıdaydı. Bu eski sazların da günümüze ulaşabilmiş örneği yoktur. Günümüzde artık kullanılmayan santurun da durumu aynıdır. Bazı özel kolleksiyonlardaki santurlar, yapı bakımından eski Osmanlı santurundan bir hayli farklıdır. 18. yüzyılın sonlarından beri rebab adıyla anılan ve klasik Türk musikisi topluluklarında yer almayan kemançenin telleri ve akordu değiştirilmiştir. Her dönemde önemli bir yere sahip olan ney, 16. yüzyılda Osmanlıların eklediği başparesini günümüzde de muhafaza etmektedir. Daire ve nakkare (kudüm) hemen hemen hiç değişmeden gelen sazlardır.
Bu sazlardan çeng, kopuz, şehrud, eski tanbur, eski ud, eski kanun, eski santur, kemançe ve mıskal, minyatürlerden ve yazılı kaynaklardan yararlanılarak ve 16. veya 17. yüzyıllardaki özelliklerine sadık kalınarak Bezmara için yeniden yapıldı. Her saz için titizlikle bir icracı seçildi. Neyzen, dairezen ve kudümzen, kendi sazlarıyla Bezmara'ya katıldı. Topluluk hem çalınacak eserlerin, hem de sazların ruhuna nüfuz etmek için bir yıldan fazla yoğun olarak çalıştı. İlk konserini 1998 başında Fikret Karakaya'nın bu projesini destekleyen Fransız Anadolu Araştırmaları Enstitüsü'nde (Beyoğlu) verdi. Daha sonra yurt içinde ve dışında birçok başka konser veren Bezmara'nın ilk albümü, "Splendours of Topkapı" (Topkapı'nın ihtişamı) adıyla 1999'da Fransa'da yayımlandı. Kalan Müzik'in 2000 yılında yayımladığı ikinci albümün adı, Bezmara'nın misyonunu ifade ediyordu. 'Yitik Sesin Peşinde' (In search of the lost sound). Her iki albümde de Kantemiroğlu'nun notaya aldığı peşrevler ve semaileri vardır.
1999'da Ali Ufki Beğ'in (1610-1675) Mecmua-i Saz ü Söz adıyla tanınan nota derlemesi üzerindeki sözlü ve sözsüz eserler üzerinde çalışmaya başlayan Bezmara'ya iki de hanende eklendi. Mecmua'dan alınmış otuzun üzerinde sözlü ve sözsüz eseri 2000 yılındaki İstanbul Müzik Festivali konserinde ilk olarak seslendirdi. Bezmara, daha sonraki konserlerinin bir bölümünde Kantemir Edvarı'ndan alınmış saz eserleri, bir bölümünde de Ali Ufki Beğ'den alınmış sözlü ve sözsüz eserler icra etti.
Grubun bugüne kadar yaptığı albümler :
Grubun bugüne kadar verdiği konserler :
Cemal Reşit Rey'de (1998), AKM'de (1999), Yıldız Sarayı Tiyatrosu'nda (1998), Kayseri'de (2002), Ankara'da Devlet Konukevi'nde (1999), Tahran'da ve Kerman'da (2003), Berlin'de (2003), Selanik'te (2006)